Magnezyum | Dora Hospital | Gülümseyin Buradasınız...
"Gülümseyin, buradasınız!"

Magnezyum vücudumuzun sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi için gerekli olan minerallerden biridir.

Yoğunluk bakımından en yüksek miktarda bulunan dördüncü sıradaki mineraldir. Vücudumuz magnezyumu kendisi üretemez bu sebeple dışarıdan doğal yollarla alınır ya da takviye ilaç olarak alınabilir.

Metabolizmamız için gerekli olan reaksiyonların sağlıklı bir biçimde meydana gelmelerini sağlar. Vücut enerjisinin üretilmesi, sinirler arası sinyal iletilmesi, kasların kasılması ve kan basınç oranının düzenlenmesi faydalı olduğu reaksiyonlardır. Toplamda 300 adetten fazla reaksiyon oluşumuna katkı sağlar. Fonksiyonlarımızın düzgün çalışması ve yerine gelmesi için magnezyumun gerektiği kadar alınması ve vücutta depolanması gerekir.

Magnezyumun bedenimizdeki yoğunluğu bölgelere göre değişiklik gösterir. %60 oranıyla en fazla dişlerimizde ve kemiklerimizde bulunur. Yumuşak dokulardaki oranı %39 oranındadır. Geriye kalan %1 kısım kanımızda bulunur. Magnezyum oranının en yoğun olduğu bölgeler kalbimiz ve beynimizdir.

En büyük faydalarından biri kan basınç oranını düzenlemesidir. Kemik yapımızın sağlam ve dirençli olmasını sağlar. Kalbimizin düzenli çalışmasını ve korunmasını sağlar. Tüm bu faydalar sebebiyle eksikliği söz konusu olursa birtakım hastalıklar ortaya çıkabilir.

Şeker hastalığı, kalbimizde meydana gelebilecek ritm bozuklukları, migren, psikolojik duygu durum bozukluğu gibi hastalıklar meydana gelebilir. Yetişkin bir birey eğer yeteri kadar almazsa vücutta iltihaplanma oranında kolay artış görülür. Bu durum kanser gibi hastalıklar için elverişli ortam hazırlayabilir. Kalbimizin sağlıklı olması için de önemli bir mineraldir.

Magnezyum Ne İşe Yarar?

Vücut fonksiyonlarımızın düzgün çalışmasını sağlayan magnezyum eksikliği durumunda rahatsızlığa sebep olabilir. Yetişkin bir insan her gün yeteri kadar magnezyum aldığında birtakım hastalıklardan kendini korumuş olur. Yüksek tansiyon gibi risk taşıyan hastalıkların magnezyumun alımı ile riskinin azaldığı gözlemlenmiştir.

Kadınlar için hamilelik döneminde damar yoluyla verilmesi oldukça sık başvurulan bir yöntemdir. Hamile kadının eğer astımı varsa bu yolla atakların önüne geçilir. Belirlenen orana göre 4 yaşını geçmiş her birey günlük olarak 375 mg oranında almalıdır.

Bir sebepten ötürü eğer kişi eksiklik yaşıyorsa uzman doktorun tavsiye etmesi üzerine daha yüksek dozlar alınabilir. Tedavi bittiğinde yine doz azaltılarak normal orana dönüş yapılır. Magnezyum beyin bölgesindeki kortizolu dengeler. Sağlıklı bir yaşam için kan dolaşımının dengede olması gerekir ve bunu sağlar. Kişi dışarıdan bir sebeple kan dengesini bozarsa örneğin herhangi bir gıda ya da kaza sonucu kanama olayı gibi dengeyi sağlayarak normale dönmesini sağlar.

Psikolojik durumların üzerinde de etkilidir. Mutluluk hormonunu dengede tutmaya yarar. Kişi sağlıklı bir şekilde günlük dozu aldığında depresyon, stres gibi kötü duyguların etkisi altına girmesi zorlaşır.

Kişiye enerji kazandırır ve yorgunluk hissinin uzun süre olmasını engeller. Dişlerimizde yüksek miktarda bulunur ve onların korunmasını sağlar. Vücudumuzda bulunan hücreler bölünerek çoğalırlar ve bölünme işlemi sırasında yardımcı olur. Kaslarımızın kasılmasını sağlar ve yapılarının korunmasını sağlar.

Magnezyum Hangi Besinlerde Var?

Magnezyum doğal yollarla alabileceğimiz bir mineraldir.

  • Yeşil yapraklı sebzelerde bol miktarda bulunur.
  • Badem, fındık, ceviz yiyerek ihtiyacımız olan miktarı alabiliriz.
  • Kabuklu yemiş dediğimiz gıdalarda bulunur.
  • Yoğurt ve süt içerisinde bol miktarda bulunur.
  • Avokado ve muz gibi meyveleri yiyerek ihtiyacımızı karşılayabiliriz.

Doğal yollardan alabileceğimiz bir mineral olmasına rağmen birtakım sebepler dolayısıyla eksikliği söz konusu olabilir. Besinler günümüzde işlenerek üretildiği için bu sırada mineral kayıpları yaşayabilirler. Yeşil sebzelerden örneğin ıspanaktan yemek yapacağınız sırada gerekenden fazla süre boyunca pişirirseniz içerisindeki mineral miktarı azalır. Dengesiz beslenme gibi durumlar da ihtiyacımız olan minerali almamızı engelleyici olabilir. Magnezyum eksikliği söz konusu olması kişide bazı olumsuzluklara sebep olabilir.

Başka hastalıklar dolayısıyla ilaç kullanımı sırasında yan etkisi olarak azalma görülebilir. Bir insan normale göre daha fazla terliyorsa eksikliği yaşayabilir. Kişi bir sebepten stresli günler geçiriyorsa ihtiyacı olan magnezyumun miktarı artar. Aynı şekilde hamilelik döneminde kadınların magnezyuma ihtiyacı daha fazladır.

İleri yaşlarda vücudumuzun mineral ihtiyacı yükselir buna bağırsak bölgesinde meydana gelen eminim azalması sebep olur. Tüm bu durumlar yaşanırsa ve kişi dışarıdan ihtiyacı olduğu kadar mineral alamazsa vücut dengeyi sağlamak için kemiklerde bulunan magnezyumu tüketerek çalışmaya başlar.

Zararlı madde kullanımı, şeker hastalığı, dengesiz beslenme, böbrek rahatsızlıkları gibi etkenler de magnezyumun eksikliğine yol açar.

Magnezyum Eksikliği

Vücudumuzun dışarıdan yeteri kadar magnezyum alamaması sonucu kemiklerimizdeki magnezyumu kullanmaya başlaması ileriki aşamalarda eksikliğe sebep olabilir. Eksiklik yaşayan bir kişi birtakım semptomlar göstermeye başlar. İştahsızlık görülen semptomlardan biridir.

Mide bulantısı ve kusma, normalden daha yorgun hissetmek, saç bölgesinde dökülmeler genel olarak görülen belirtilerdendir Magnezyumun eksikliği çok yüksek oranlardaysa daha ciddi semptomlar görülebilir. Kaslarda kramp oluşumu, dikkat eksikliği ve konsantre olamama, zihinde bulanıklık, uyuşma hissi görülen belirtilendendir.

Kişide eksiklik tespit edilirse uygun tedavi yöntemi uygulanmaya başlar. İlaç tedavisi ile dışarıdan tedarik etmek tedavi yollarından biridir. Eksiklik normalden çok daha fazlaysa hastaya damar yolu kullanılarak magnezyum verilir.

Kişi kendi yaşamında da dikkatli davranarak eksikliğin tedavisine yardımcı olabilir. İçeriğinde bol mineral bulunan besinleri tüketmek bu yollardan biridir. Sigara gibi zararlı madde kullanımı varsa bırakılması gerekir. Şeker hastalığı, hipertansiyon, astım, kalp hastalıkları, solunum yolu hastalıkları, huzursuz bacak sendromu gibi hastalıkların meydana gelmesine magnezyumun eksikliği yol açar.

Fiziksel hastalıkların yanında depresyon gibi psikolojik hastalıklara da neden olur. Kişinin migreni varsa ağrılar daha uzun süreli ve daha şiddetli olur. Hastanın ayrıyeten bir böbrek hastalığı varsa magnezyumun eksikliği daha tehlikeli bir hal alabilir.

İleri yaştaki insanlar içinde magnezyumun eksikliği daha ciddi bir konudur. Kanser hastaları için de sağlıklı bireyler için olduğundan daha tehlikelidir.

Magnezyum Desteği

Sağlıklı bir yaşam için her insan günlük olarak 280 ile 350 mg ölçüde magnezyum oranını bünyesine almalıdır. Bu oran Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenmiştir. Doğal yollarla besinlerden alınan oran günlük alınması gereken oran için yeterlidir. Fakat bazı durumlarda eksiklik meydana gelirse ilaç takviyesi de yapılabilir.

İlaç kullanırken doktor tavsiyesiyle ve dikkatli almak gerekir çünkü besinler yoluyla ihtiyacımız olanı alabilecekken eksiklik durumu oluşmadan ilaç kullanmak tehlikeli olabilir. Bilinçli kullanım için uzman bir doktora danışmanız faydalı olur.

Hamilelik döneminde doktor kontrolü altında mineral takviyesi yapılabilir. Mineraller özellikle kemiklerimiz için güçlendirici olduğundan dolayı sağlıklı bir gebelik süreci için çok önemlidir. Magnezyum faydalarından bir diğeri de cildi sağlıklı kılması ve güzelleştirmesidir.

Saç bölgesinde sağlıklı uzamayı sağlar ve dökülmelere karşı koruyucu görev görür. Kişide hipertansiyon varsa kanımızın basıncını düzenlediği için riski azaltır ve dengede durmasını sağlar. Psikolojik olarak stresin ve depresyonun etkilerini insan üzerinde azaltır.

Güçlü bir hafızaya sahip olmamız için mineralleri yeterince almamız gerekir. Olayları ve kişileri belleğimizde tutmamızı daha da kolaylaştırır. Hamilelik döneminde alındığı takdirde vücudu korur ve erken doğum gibi riskleri önler. Depresyonda olan bir birey için takviye yapıldığında hastalığın semptomlarının azalmasına yardımcı olur.

Uyku düzensizliği varsa bunu düzenler ve kişinin daha sağlıklı bir uyku düzeni olmasına yardımcı olur.

Vaskülit, Trombosit, Tiroid hastalıkları ve tiroid nodülleri, Hepatit D, Guatr

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.