Suçiçeği
Suçiçeği çocukluk çağında çok sık karşılaşılan bir virüs çeşidinin bulaşması sonucu deri döküntüleri oluşturan bir hastalık türü olarak bilinmektedir. Hastalığı taşıyan kişiye temas edilmesi veya hava partiküllerinden dolayı bulaşma oranı yüksek olan bu hastalığın VZV virüs çeşidinin yol açtığı bir durum olarak bilinmektedir. Bu konuda en etkin role sahip olan durum aşılama uygulaması olarak bilinmektedir. Çünkü aşılanmamış çocuklar veya yetişkinler her daim risk altında olduğu bilinmektedir. Bu hastalık bağışıklık sisteminde baskı oluşturması ile birlikte ensefalit hastalığına da neden olabilmektedir.
İçindekiler
Beyin iltihabı olarak bilinen ensefalit hastalığını yaşayan çocukların büyük bölümü ise kalıcı hasarlarla mücadele etmektedir. Bağışıklığı düşüren bu virüs aynı zamanda zatürre hastalığına da sebep olabilmektedir. Bu nedenle çok tehlikeli bir virüs olmasına rağmen alınabilecek önlemler ile kısa sürede atlatılacak bir rahatsızlık olduğu bilinmektedir.
Suçiçeği hastalığı kişiye bulaştıktan sonraki ilk 2 hafta içinde belirtilerini net bir şekilde göstermeye başlamaktadır. Deri döküntüleri oluşturan bu hastalık türü öncesinde yüksek ateş oluşturmaktadır. Yüksek ateş oluşmasının yanı sıra kişide yoğun bir şekilde gözlemlenen halsizlik durumu da öne çıkabilmektedir. En basit bir işi yapmaktan dahi kaçınma hali özellikle bu hastalığın oluşum evresinde gözlenen bir durum olarak belirtilmektedir.
Hastalığın teşhis edilmesi halinde denetim altına alma amaçlı antiviral ilaç kullanımı yaptırılmaktadır. Fakat bu uygulama beraberinde deride iz yapacak şekilde oluşan suçiçeği yaralarının kesinlikle kaşınmaması gerekmektedir. Çünkü kaşınmaya başladığı an içindeki mikroplu sıvı oluşan durumu başa döndürecek etkiye sahiptir.
Suçiçeği Nedir?
Suçiçeği hava yolu, temas veya öksürük yolu ile bulaşabilen bir virüs çeşidinden kaynaklı olduğu bilinen deri döküntüsü oluşturan hastalık olarak bilinmektedir. Hastalığın kuluçka süresi zarfında ilk olarak belirlenen durumlar arasında yüksek ateş, baş dönmesi ve deri döküntüsü oluşturduğu bilinmektedir.
Beraberinde ise deyim yerindeyse kişinin elini kaldıracak hali olmadığı yönünde belirti vermeye başlamaktadır. Güçsüzlük hissinin oluşturduğu bir durum olarak öne çıkan bu hastalığın antiviral yol ya da aşı yoluyla denetim altına alınması mümkün bulunmaktadır. Fakat bu hastalığa yönelik koruyucu aşı yaptırmamış kişilerin her zaman risk altında olduğu bilinmektedir. Bununla birlikte hastalığı geçirme ve atlatma süreci daha baskılıdır.
Suçiçeği bağışıklık sistemine direkt olarak zarar verdiği bilinen VZV virüs kaynağı ile oluşan hastalık türüdür. Bu yüzden bağışıklık sistemini bozan hastalığın beraberinde pnömoni veya ensefalit yaşanma ihtimali çok yüksek olduğu bilinmektedir. Baskılanan bağışıklık sistemi neticesinde kişide meydana gelebilen bu iki durum suçiçeği beraberinde ön görülen durumlar olarak belirtilmektedir. Beyin iltihabı ve zatürre geçirilmesi halinde oluşan durum çok daha ciddi bir hale dönüşmektedir. Bu nedenle zamanında aşı olunması önemli rol oynamaktadır. Aşı olmayan kişiler için bağışıklık sistemini koruma ve güçlendirme adına takviye edici besin maddelerini kullanmak akıllıca bir yöntem olmaktadır. Hastalığın yaşanması halinde ise antiviral ilaç desteği alınması enfekte olmuş hastalığı atlatmak açısından önemli role sahip olduğu bilinmektedir.
Suçiçeği Nedenleri
Suçiçeği nedenleri arasında Herpes virüs çeşidi olarak bilinen VZV virüs gösterilmektedir. Bu virüs nedeniyle ortaya çıkabilecek hastalıklardan ilki suçiçeği olarak bilinmektedir. İkinci olarak oluşabilen hastalık türü ise zona hastalığı olarak bilinmektedir.
Hastalığı geçirmiş veya enfekte olmuş kişilerde bu hastalığın belirtileri düşük bir şekilde bulunmaya devam ettiği tespit edilmiştir. Bununla birlikte hastalığı yaşayan kişilerin virüs kapsamı adı altında yaşadığı durumu inaktif bir dönem halinde atlatması mümkün bulunmaktadır. Bağışıklığın bozulması veya düşmesi halinde hastalık yeniden tetiklenmekte ve hastaların birçoğu zona hastalığını da yaşamaya başlamaktadır. Çünkü bağışıklık düşüşü ile birlikte kişinin sinir sistemine dayalı problemler de öne çıkmaktadır. Bu yüzden hastalığın tekrar pekişmesine sebep olacak bir zemin hazır hale gelmektedir.
Suçiçeği Belirtileri
Suçiçeği belirtileri genel bakımdan hastalığın başlama sürecinden sonraki dönemde görülmeye başlamaktadır. Görülen belirtilen bazı kişilerde daha seyrek bir halde izlenim gösterebilmektedir. Ortalama olarak 10 gün ile 21 gün arasında belirtileri gözlemlenen suçiçeği rahatsızlığının genel semptomları şu şekilde sıralanmaktadır.
- Döküntü oluşmadan önce hafif ateş başlangıcı oluşturması
- Burun akıntısı oluşturması
- Halsizlik yapması
- İştahsızlık yapması
- Gövde kısmından başlayan deri döküntülerinin ayaklara kadar yaygınlaşması
- Döküntüler belirgin hale geldikten sonra yüksek ateş oluşturması
- Kızarmış şekilde oluşan küçük kabarcık ile başlaması sonrasında büyümesi
Suçiçeği oluşumunda gözlemlenmiş belirtiler yukarıda sıralanmış olup farklı durumlarında öne çıkması mümkün görülmektedir. Bununla birlikte hastalığın belirtilerini çok hafif şekilde geçirilmesi de mümkün bulunmaktadır. Kişinin bağışıklık sistemi ile yakından ilgili olan bu hastalığın oluşturabileceği durumlar kişiden kişiye değişkenlik göstermektedir. Aynı zamanda bu belirtiler dâhilinde zona hastalığı, zatürre, ensefalit hali de oluşabilmektedir.
Suçiçeği Tanı Yöntemleri
Suçiçeği tanı yöntemleri arasında ilk olarak ateş ve halsizlik hali belirtisi olarak kabul edildiği için en yakın sağlık kuruluşuna gidilmektedir. Hekimin detaylı fizik muayenesi yapması esnasında teşhis koyabilmesi mümkündür. Hastalığı geçiren enfekte olmuş kişide kırmızı kabarcık şeklinde oluşan deri döküntüleri mevcut durumda ise teşhis edilmesi daha kolaydır. Fakat tam bir tanı konulabilmesi açısından oluşan deri döküntülerinden sürüntü alınması gerekmektedir. Aynı zamanda kişinin kan örneği alınarak laboratuar incelemesi yapılmaktadır. Böylece net bir teşhis konulmaktadır. Teşhis edilen hastalığın sonrasında ise tedavi süreci başlatılmaktadır.
Suçiçeği Tedavi Yöntemleri
Suçiçeği hastalığının teşhis edilme durumlarında iki durum öne çıkmaktadır. İlk olarak kişinin veya çocuğun sağlıklı olup olmama hali öne çıkmaktadır. Suçiçeği tedavi gerektiren bir hastalık olmamasına rağmen kişinin sağlık durumuna bakılarak uygulanan yöntemler değişmektedir. Sağlıklı kişilerde bu durum tedavisiz bir şekilde atlatılmaktadır. Fakat sağlığı genel anlamda bozuk olan kişilerde mutlaka tedavi gerektiği bilinmektedir.
Genellikle bu hastalığın tedavisinde kullanılan ilaçlar ateş düşürücü ve deride yara oluşturması ve kaşınma özelliği oluşturması sebebi ile antihistaminik ilaç kullanımı yapılması olarak bilinmektedir. Hastalığın oluşum sürecindeki belirtiler suçiçeğinin oluşması ardından hızla etkisi düştüğü bilinmektedir. Bu yüzden istirahat halinde kalınması önerilmektedir. Bu hastalıkta çocuk veya yetişkine kesinlikle verilmemesi gereken ilaç türü aspirin olarak bilinmektedir. Çünkü aspirin verilme halinde beyin iltihabı oluşabilmektedir. Bu yüzden çok tehlikeli bir durum öne çıkabilmektedir.
Suçiçeği hastalığının tedavisine yönelik ateş düşürücü kullanılacak ise mutlaka bu ateş düşürücü hekim tarafından belirlenmesi gerekmektedir. Çünkü bu hastalığın beraberinde pekişebilecek farklı hastalık türleri de öne çıkabilmektedir. Beyin hasarına yol açabilen zatürre rahatsızlığı da bu hastalığın beraberinde görülecek durumlardan biri olması sebebiyle mutlaka hekim tarafından uygun görülen ilaç kullanımı yapılmalıdır. Aksi takdirde geri dönülmesi zor olan yollara girmeniz mümkündür.
Bu hastalığın bulaşma oranını düşürmek açısından el yıkama alışkanlığına özen gösterilmesi ve kapalı alanlarda uzun süre kalınmaması önemli bir adım sayılmaktadır. Aynı zamanda var olan hastalığın bulaşma ihtimalini de düşüren bir durum olarak bilinmektedir. Hastalığı atlatan kişilerin öksürme veya hapşırma halinde ağzını kapatması gerekmektedir. Oluşan döküntüler nedeniyle mikrop kapılmaması açısından kaşınmaması gerekmektedir. Ayrıca yetişkinlerde ve çocuklarda suçiçeği hastalığından korunma amacı ile yapılan aşı önemli bir role sahip olduğu bilinmektedir.
Rota Virüsü, Rektal Polip, Raşitizm, Pediatrik Onkoloji Ve Hematoloji, Otizm Spektrum Bozukluğu