Rahim Ağzı Kanseri | Dora Hospital | Gülümseyin Buradasınız...
"Gülümseyin, buradasınız!"

Rahim ağzı kanseri günümüzde kadınlarda en sık rastlanılan kanser türlerinden biri olmaktadır. Bu yüzden de kişilerin bu anlamda düzenli kontroller yaptırması, buna uygun korunma yollarını seçmesi oldukça önemli olmaktadır.

Rahim Ağzı Kanseri Genel Tanıtım

Rahim ağzı kanseri yılda 500.000 hastanın etkilenmesini sağlayan ve kadınlarda en çok karşılaşılan 5 kanser arasında bulunan bir tür hastalık olmaktadır. Bu hastalık serviks adı verilen rahim ağzı bölgesinde ortaya çıkmaktadır. Rahim ağzında bulunan hücrelerin anormal bir şekilde çoğalması ve dönüşmesi ile ortaya çıkan kanser hücreleri ile bu durum gelişme göstermektedir.

Hücrelerin bu şekilde değişime uğramasının en temel etkeni HPV adı verilen bir virüs olmaktadır. Bu virüsün açık adı ise Human Papilloma Virüsü olmaktadır. HPV virüsü hücrelerin farklı şekilde çalışmasına neden olduğu gibi genital siğillerinde ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Bulaş yolu ise HPV virüsü taşıyan kişilerin ile cinsel birliktelik yaşanması durumunda vücuda girmektedir.

Rahim Ağzı Kanseri Nedenleri ve Risk Faktörleri

Rahim ağzı kanseri nedenleri arasında çok doğum yapmak veya erken yaşta cinsel birliktelik geçirmek, sık sigara kullanımı ve HPV virüsü taşıyan bir insan ile cinsel birliktelik yaşamak olmaktadır. Bunun yanı sıra rahim ağzı kanserinin oluşmasında rol oynayan diğer risk faktörleri ise şunlar olmaktadır;

  • Çok eşli bir cinsel hayatın olması,
  • Cinsel ilişkiye 20 yaşından önce girilmeye başlanması,
  • Sıkça sigara tüketimi,
  • Bağışıklık sisteminin düşük olması,
  • Çok sayıda doğum yapmak,
  • C ve A vitamininde eksiklik yaşama,
  • Genital organlarda sıklıkla ortaya çıkan viral veya bakterilerin doğru bir şekilde tedavi edilmemesi.

Rahim ağzı kanseri bulaşıcı özellik gösterip göstermemesi de birçok kişi tarafından merak edilen bir konu olmaktadır. Rahim ağzının oluşmasına neden olan HPV virüsünün cinsel yolla bulaşması mümkün olmaktadır. Ancak kanserin bulaşması gibi bir durum söz konusu olmamaktadır. Bundan dolayı da kişilerin rahim ağzı kanserinin tanısının koyulmasından sonraki dönemde hekimine danışması ile birlikte cinsel birliktelik yaşaması en doğrusu olmaktadır.

Rahim Ağzı Kanseri Belirtileri

Rahim ağzı kanseri bazı kişilerde erken dönemdeyken belirti vermesi mümkün olmamaktadır. Ancak vajinal kanamalar, vajende doluluk veya kitle hissi bunlara örnek olmaktadır. BU belirtilerin yanı sıra vajinal akıntı yaşamak ve cinsel birliktelik esnasında ağrı yaşamak da rahim ağzı kanserinin sıklıkla rastlanılan belirtileri arasında bulunmaktadır. Vajinal kanamalar ise sıklıkla cinsel ilişki sonrasında veya cinsel ilişkinin yaşanması esnasında oluşarak belirti göstermektedir.

Kanser yapan tümör belli durumlarda rahim içi boşluklara veya aşağıda bulunan vajina ve yanında bulunan pelvik duvarlarına yayılma ihtimali olmaktadır. Bu bölgelerin yanı sıra mesane ve rektuma yayıldığı durumlarda olması mümkün olmaktadır. Yayılmaların gerçekleşmesi durumunda ise kişilerde birçok belirti ortaya çıkmaktadır. Bu belirtiler ise şunlardan oluşur;

  • Kabızlık,
  • İdrar borusunda genişleme,
  • Böbreğin genişlemesi,
  • Vajenden idrar gelmesi,
  • Vajenden dışkı gelmesi.

Pelvik duvarına kanser hücresinin yayılması ile birlikte de kişilerde bacak ağrısı ve ödemlerin ortaya çıkması mümkün hale gelmektedir. Rahim ağzı kanseri genellikle ileri yaştaki kadınlarda ortaya çıksa da genç yaştakiler de bu riski taşımakta ve bu durum ile karşı karşıya kalmaları mümkün olabilmektedir.

Rahim ağzı kanserlerinin ortaya çıkmasındaki en temel risk faktörü HPV enfeksiyonu olmaktadır. Bu enfeksiyon ise HPV taşıyıcısı bir kişi ile cinsel birliktelik yaşanması durumunda geçmektedir. Bundan dolayı da kişilerin cinsel birliktelik öncesinde doğru korunma yöntemlerini mutlaka öğrenmesi gerekmektedir.

Rahim Ağzı Kanseri Tanı Yöntemleri

Rahim ağzı kanseri tanısının koyulmasında en önemli faktörlerden biri düzenli olarak yapılan jinekolojik muayeneler ve takipler olmaktadır. Bunun yanı sıra PAP smear testi sonucunda kolay bir şekilde tanının koyulması mümkün hale gelmektedir.

Pap smear testinin anormal çıkması ile birlikte aynı test belli bir süre sonra ikinci defa tekrar edilmektedir. Testin yanı sıra kişilere kolposkopi adı verilen elektronik cihazlar ile rahim ağzı görüntülemesi yapılmaktadır. Gerekli görülmesi durumunda ise kolposkopi yapılırken biyopsi işlemi de yapılması mümkün olmaktadır.

Rahim ağzı kanseri korunmak ve erken tanı teşhis için yapılacak olan düzenli kontrollerde genellikle PAP smear testi yapılarak sonuç alınmaktadır. Bunun yanı sıra HPV-DNA adı verilen tarama programları ile de kişide rahim ağzı kanserinin olup olmadığını rastlamak mümkün hale gelmektedir.

20 ile 30 yaşları arasında olan bir kadında HPV virüsünün görülme olasılığı %30 ile %50 arasında değişkenlik göstermektedir. Bundan dolayı da bu kişilere HPV testinin yapılmasında değerler pozitif çıkmasından dolayı testin herhangi bir anlamı kalmamaktadır. Bu yüzden de bu yaş grubunda bulunan kadınların 3 yılda bir defa smear testine girmesi ve böylelikle de HPV görülme oranının yüksek riskten düşmüş olduğu gözlemlenmektedir.

Rahim Ağzı Kanserinden Korunma Yolları

Rahim ağzı kanseri bulaş yollarından biri korunmasız cinsel hayat olmaktadır. Bu yüzden de partner ile birlikte cinsel ilişkiye girmeden önce kişilerin doğru korunma yollarını bilmesi ve uygulaması gerekmektedir. Onlar ise şunlardır;

HPV virüsünden korunmak için aşısının yapılması gerekmektedir. Bu aşı ile birlikte ortaya çıkabilecek riskler en aza inmekte ve yol açmış olduğu kanserlerden korunma riskini en üst seviyeye çıkartmaktadır.
11 ila 12 yaşında hem kız çocuklarına hem de erkek çocuğuna bu aşının vurulması gerektiğini Dünya Sağlık Örgütü söylemektedir. Ancak o zamana kadar vurulmaması durumunda erkekler 21 yaşında iken kadınlar ise her yaşında korunma için HPV aşısını yaptırması önerilmektedir.
21 ila 65 yaş arasındaki kadınlarda mutlaka düzenli olarak smear testleri ve bulaşıcı virüs testlerinin takibi yapılması gerekmektedir. Böylelikle de erken teşhis etmek mümkün hale gelmektedir.
Cinsel yönden aktif olunması ve çok eşli bir cinsel hayatın olması durumunda kondom kullanılmasına özen gösterilmesi gerekmektedir. Ancak kondomların kapsamadığı bölgeler ile de bu virüse bulaşma riski artmaktadır ve tam korunmanın sağlanmasına neden olmamaktadır. Tek eşlilik olması durumunda ise ihtimal oldukça düşük seviyelere inmektedir.

Rahim Ağzı Kanserinde Tedavi Yöntemleri

Rahim ağzı kanseri tanısının koyulması ile birlikte tedavide cerrahi veya radyoterapi olarak 2 farklı grupta tedavi etmek mümkün olmaktadır. Radyoterapi ile tedavi yapılması genellikle rahim ağzı kanserinin her evresinde yapılan bir uygulama olmaktadır. Genellikle kanserin erken tanı ile ortaya çıktığında ve yayılmasını önlemek için kullanılan ön tedavi şekli olmaktadır.

İleri evler de teşhis edilmesi durumunda ise cerrahi müdahaleler de ek olarak gerçekleştirilmektedir. Bu yöntem ile tümörün yayılmış olduğu bölgeler temizlenmektedir. Tümörün etkilemiş olduğu bölgeye ve büyüklüğüne göre de yapılacak olan işlemlerin büyüklüğü ve küçüklüğü değişkenlik göstermektedir. Diğer Rahim ağzı kanserinin tedavi yöntemleri ise şunlardan oluşmaktadır:

  • LEEP: Elektrik ile birlikte kanserli dokuyu kesmeye ve kanamanın durdurmasına yarayan bir tedavi yöntemi olmaktadır.
  • Kriyoterapi: Hücreler arasında bulunan suyun kristalleşmesine ve daha sonrasında hücrelerin ölmesine neden açan bir yöntem olmaktadır.
  • Lazer tedavisi: Rahim içerisindeki kanserli hücrelerin temizlenmesi için kullanılan bir tedavi yöntemi olmaktadır.
  • Konizyon: Rahim ağzından koni şeklinde parçaların çıkarılmasını sağlayan ve cerrahi olarak gerçekleştirilen tedavi yöntemlerinden biri olmaktadır.

Adet Düzensizliği, Adet Gecikmesi, Adet Sancısı, Anne Karnında Tedavi Ve Cerrahi, Beta HCG

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Related Posts