Gastroözofageal Reflü Hastalığı (GERD) Cerrahisi | Dora Hospital | Gülümseyin Buradasınız...
"Gülümseyin, buradasınız!"

Gastroözofageal Reflü Hastalığı (GERD) Cerrahisi

Gastroözofageal Reflü Hastalığı (GERD) Cerrahisi

Gastroözofageal Reflü Hastalığı (GERD), mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasıyla ortaya çıkan kronik bir durumdur. Sağlıklı bireylerde mide asidi yemek borusuna geçmezken, GERD’li hastalarda bu bariyerin etkinliği azalır. GERD, mide asidinin yemek borusuna geri
kaçması sonucu yanma, ağrı ve çeşitli sorunlara yol açabilir. Bu hastalık, yaşam kalitesini ciddi boyutta etkileyebilir ve tedavi gerektirebilir.

GERD Belirtileri

GERD’nin en yaygın belirtileri arasında mide yanması, göğüs ağrısı, yutma güçlüğü ve ağızda asit tadı bulunur. Diğer belirtiler arasında kronik öksürük, ses kısıklığı, ve mide ekşimesi yer alır. Bu belirtiler kişi hayatını olumsuz anlamda etkileyebilir.

GERD Tanısı ve Tedavi Yöntemleri

GERD tanısı genellikle hastanın şikayetleri ve tıbbi geçmişi göz önünde bulundurularak konulur. Tanıda endoskopi, pH metre ve manometri gibi yöntemler kullanılabilir. Bu yöntemler, yemek borusu ve mide arasındaki fonksiyon bozukluklarını ortaya koymaya yardımcı olur.

GERD tedavisinde ilk etapta yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaç tedavileri önerilir. Diyet değişiklikleri, kilo verme ve baş yüksek uyuma bu kapsamda değerlendirilebilir. Ancak bu yöntemlerin yetersiz kaldığı durumlarda cerrahi müdahale gerekli olabilir.

GERD Cerrahisi ve Yöntemleri

GERD’nin cerrahi tedavisinde en yaygın kullanılan yöntemlerden biri Nissen fundoplikasyonu olarak bilinir. Bu cerrahi prosedür, mide üst kısmının yemek borusu alt kısmının etrafına sarılması ve bu şekilde bir anti-reflü bariyeri oluşturulması esasına dayanır. Fundoplikasyon ameliyatı, laparoskopik yöntemle, yani kapalı ameliyat yöntemiyle yapılabilir ve bu sayede hastalar daha kısa sürede iyileşir.

Nissen Fundoplikasyonu

Nissen fundoplikasyonu, GERD tedavisinde altın standardı oluşturur. Bu cerrahi yöntem, uzun dönemde hastaların önemli bir kısmında reflü belirtilerini tamamen ortadan kaldırır. Ameliyat sırasında cerrah, mide üst kısmını yemek borusunun alt kısmının etrafına sararak
yemek borusu alt kapakçığını güçlendirir. Bu prosedür, mide asidinin yemek borusuna kaçmasını önler.

Diğer Cerrahi Yöntemler

GERD cerrahisinde kullanılan diğer yöntemler arasında LINX cihazı ve Toupet fundoplikasyonu bulunur. LINX cihazı, manyetik boncuklardan oluşur ve yemek borusu etrafına yerleştirilir. Bu yöntem, yemek borusu alt kapakçığının doğal asit bariyer
fonksiyonunu güçlendirir. Toupet fundoplikasyonu ise mide üst kısmının yemek borusu alt kısmının etrafına kısmi olarak sarılmasını içerir ve belirli hasta gruplarında tercih edilir.

Cerrahi Sonrası Süreç

GERD cerrahisi sonrasında hastaların genellikle birkaç gün hastanede kalmaları gerekmektedir. Ameliyatı takip eden ilk günlerde sıvı diyeti önerilir ve zamanla normal beslenme düzenine geçiş yapılır. Cerrahi sonrası dönemde hastalar, mide yanması ve reflü belirtilerinde belirgin bir iyileşme olduğunu gözlemleyebilirler.

Mide Cerrahisi Riskleri

Her cerrahi müdahalede olduğu gibi GERD cerrahisinin de bazı riskleri bulunmaktadır. Olası komplikasyonlar arasında enfeksiyon, kanama, midede gaz birikimi ve yutma güçlüğü sayılabilir. Cerrahi müdahale öncesinde, hastaların bu riskler konusunda bilgilendirilmesi önemlidir.

Sonuç

Gastroözofageal Reflü Hastalığı (GERD) cerrahisi, yaşam kalitesini olumsuz etkileyen reflü belirtilerini azaltmada etkili bir tedavi seçeneğidir. Nissen fundoplikasyonu gibi cerrahi yöntemler, mide asidinin yemek borusuna kaçmasını önler ve hastalarda
belirgin bir şekilde iyileşme sağlar.

Eğer GERD belirtileri yaşıyor ve cerrahi tedavi seçeneklerini değerlendirmek istiyorsanız, Dora Hospital olarak sizlere en iyi tedavi olanaklarını sunmaktan memnuniyet duyarız. Profesyonel sağlık ekibimiz, ihtiyaçlarınıza özel çözümler sunmak için burada.

Randevu Al:
https://dorahospital.com/online-randevu
WhatsApp Destek Hattı:
https://wa.me/+905071781796

Related Posts