Eğri Boyun (Tortikolis) Hastalığı | Dora Hospital | Gülümseyin Buradasınız...
"Gülümseyin, buradasınız!"

Eğri boyun hastalığı tıp dilinde tortikolis olarak bilinmektedir. Bu hastalığın en sık görülme oranı bebeklerdedir. Aynı zamanda eğri boyun hastalığı ile büyüyen çocukların sağ ya da sol kısmı asimetrik şekilde yana doğru olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca boynun tutulan kısmında şişlik oluşturması en önemli belirtilerinden biri sayılmaktadır. Çocuğun yüzüne karşı taraftan bakıldığı zaman bu eğrilik fark edilebilmektedir.

Ebeveynlerin sıkça bahsettiği bir durumunda öne çıkması ile birlikte eğri boyun hastalığı yaşayan bebeğin genellikle hep aynı tarafa yattığı söylenmektedir. Genel bakımdan doğumların %0,4’ünde rastlanabilen bir rahatsızlık olarak bilinmektedir. Doğum sonrasında belirginleştiği bilinen bu rahatsızlığın aynı şekilde her iki tarafta bulunması sık gözlemlenen durumlar arasında yer almaktadır. Bununla birlikte bebeğin anne karnında duruş pozisyonu ya da anne karnında iken bir travma yaşanması sonucu oluştuğu düşünülmektedir. Fakat net bir nedeni tam anlamıyla bulunamamıştır.

Eğri boyun hastalığı (tortikolis) doğumların geneline bakıldığında gözlemlenen durumlardan biri olup doğum sonrasından ortalama 3 hafta sonrasında fark edilecek bir durumdur. Bununla birlikte bebeğin aynı pozisyonda uyuma şekli ile saptanabilen bir durum olduğu gibi boynun sağ ve sol kısımlarında şiş bir görünümde meydana getirmektedir.

Bu nedenle ilerleyen yaşlarında fiziksel yaşam koşullarına ayak uydurması normal akranlarına göre biraz daha zor olmaktadır. Hastalık nedeniyle etkileşim yapan kısımda şişme, kas sertleşmesi de meydana gelmektedir. Ayrıca oluşan hastalık yüzünden çocuğun yüz bölgesi normal seviyenin daha altında gözükmektedir. Uzman hekim muayenesi ile birlikte gerekli tedavi metodu uygulanması gereken hastalık olarak bilinmektedir.

Eğri Boyun Hastalığı (Tortikolis) Nedir?

Eğri boyun hastalığı genellikle doğumun gerçekleşme sonrasındaki 3.cü haftadan itibaren kendini göstermeye başlamaktadır. Yüz kısmı küçük kalarak ve her iki boyun tarafında şişlik oluşturarak kendini göstermektedir. Bebeklerde sık rastlanan bu durum genellikle uyku pozisyonları ile saptanabilmektedir. Ayrıca hekime başvuran 1 yaş altı bebek sahibi ebeveynlerin şikâyetleri de bu yönde olmaktadır.

Fakat çok irdelemeyen ailelerde durum anında fark edilecek türde değildir. Sadece yüzeysel açıdan oluşturduğu kas sertleşmesi ve beraberinde yüzün küçük kalması ile keşfedilebilmektedir. 1 yaş altı bebekler açısından cerrahi tedavi koşulları uygun olurken 1 yaş üstü bebeklerde bu hastalığın tedavisi genellikle fizik tedavi ile yapılmaktadır.

Eğri boyun hastalığı her yıl binlerce doğum arasında gözlemlenen ve sık yaşanan sorunların başında geldiği bilinmektedir. Gerçekleşen doğumların %0,4’ünde eğri boyun rahatsızlığı hekimler tarafından fark edilen bir durumdur. Fakat doğru tespit açısından doğumdan sonraki ilk 3 hafta bu konuda önemli rol oynamaktadır. Bu nedenle doğum yapmış annelerin dikkat etmesi durumların başında bebeğin yatış pozisyonu yer almaktadır.

Sürekli olarak aynı yöne yatırmamanız bu süre zarfında hastalığın oluşmasını da önleyebilmektedir. Çünkü bu rahatsızlık genellikle bebeğin anne karnında iken aynı yöne doğru yatmasından da oluşabileceği söylenmektedir. Geçirilen 3 hafta sonrasında hala yatış pozisyonu aynı şekilde ilerliyor ve boyun etrafında şişlik ve kas sertleşmesi oluşmuşsa mutlaka hekim kontrolü yaptırmanız gerekmektedir.

Eğri Boyun Hastalığı (Tortikolis) Belirtileri

Eğri boyun hastalığı (tortikolis) belirtileri arasında öne çıkan en önemli durum bebeğin yatış pozisyonu olarak bilinmektedir. Geri kalan belirtileri ise şu şekilde sıralanmaktadır.

  • Yüz kısmının küçük olması
  • Boynun sağ veya sol kısmında şişlik oluşturması
  • Aynı anda şişliğin her iki tarafta olması
  • Sürekli aynı yöne doğru uyuma isteği veya farkında olmadan aynı yöne doğru dönmeye çalışması
  • Kas sertleşmesi oluşturması

Yukarıda sıralanan belirtiler eğri boyun hastalığında gözlemlenmiş durumlardır. Fakat bu durumların haricinde yer alan ve henüz pek fazla duyulmayan belirtiler de gözlemlenmektedir.

Eğri Boyun Hastalığı (Tortikolis) Nedenleri

Eğri boyun hastalığı (tortikolis) nedenleri arasında ilk belirtilen durum anne karnında bebeğin duruş pozisyonu olarak öne çıkmaktadır. Bununla birlikte anne karnında iken travma yaşaması olarak düşünülmektedir. Fakat tam anlamıyla net bir nedeni olmadığı için belirli bir şey denilmemektedir. Bu durum annenin genetik yapısı ile alakalı olabilmektedir. Boynun kısmının hareketliliğini kısıtlayan bu durum yaş ilerlemesine bağlı olarak farklı semptomlarda oluşturabilmektedir. Genel olarak eğri boyun hastalığı nedenleri şu şekilde sıralanmaktadır.

  • SKM kasından kaynaklı oluşması
  • Anne karnındaki duruş pozisyonu
  • Travma yaşanması
  • İyi huylu bir tümör nedeniyle oluşması
  • Nörolojik bir hastalık nedeniyle gelişmesi

Yukarıda sıralanan nedenler arasında pek fazla bahsedilmeyen bir durum olan zor doğum yapılma etkenidir. Eğri boyun hastalığı oluşumunda zor doğum hikâyesi önemli sayılmaktadır. Çünkü bu hastalığın oluşma sonrasında anne ile hekim arasındaki konuşmalarda zor doğum olmasından kaynaklı olabileceğinden de bahsedilmektedir. Genellikle annelerin doğum geçmişlerinde yer alan bu durum ise direkt olarak bebeğe yansıyan bir durum olarak bilinmektedir.

Doğum sırasında yaşanan damar sıkışması nedenli yaşanan bir durum olarak açığa çıkmaktadır. Bu hastalığın gelişmemesi açısından annenin gebelik döneminde dikkatli davranması gerekir. Doğum esnasında ise doğru bir hazırlanma ile olabildiğince rahat bir doğum yapması bebeğin sağlıklı bir şekilde dünyaya gelmesi için önemli rol oynamaktadır.

Eğri Boyun Hastalığı (Tortikolis) Tedavi Yöntemleri

Eğri boyun hastalığı (tortikolis) tedavi yöntemleri öncesinde bebekte oluşan durumun tanısı yapılmaktadır. Net bir teşhis konulma sonrasında bu durumu oluşturacak risk faktörleri ele alınan konular arasında yer almaktadır. Genellikle doğum sonrasında gözlemlenen bir rahatsızlık olduğu için erken teşhis ve tedavi yapılması ile hastalık yok olabilmektedir. Aynı zamanda büyüme ve fiziksel gelişim açısından da tedavi gerektiren bir rahatsızlık olduğu bilinmektedir.

Eğri boyun hastalığı 1 yaş altı bebeklerde oluştuğu bilinen bir rahatsızlık olup cerrahi operasyon ile tedavi edilebilmektedir. 1 yaşının üzerindeki bebeklerde fizik tedavi uygulamaları önemli rol oynamaktadır. Özellikle bebeğin baş kısmının uygun duruş şekli ile korunması veya gözlemlenmesi ileride daha büyük bir sorununda önüne geçecek hamledir. Bu hastalıkta önemli olan ilk şey ebeveynlerin bilinçlenmesidir. Bu sayede hastalığın ilerlememesi açısından hekim tarafından bilgilendirilen ebeveynler, bebekleri uyku halinde iken düzenli kontrol yapabilmektedir.

Ayrıca belirtilen egzersizlerin düzenli bir şekilde uygulanması gerekmektedir. Bunun yanı sıra açma germe şeklinde bilinen egzersizlerin günlük olarak yapılmasında da önemli faydalar görülmektedir. Bu egzersizlerin yapılma esnasında bebeğin başını düzgün bir şekilde tutmanız da önemlidir.

Düzenli egzersiz süreci en az 1 yıl sürdürülmesi gerektiği gibi hekim kontrolleri de düzenli olarak yaptırılması gerekir. Çünkü bu hastalığın oluşturabildiği farklı durumlar da hastalıkla birlikte öne çıkmaktadır. Örneğin; nörolojik bir hastalık veya iyi huylu bir tümör etkisi de saptanabilen bir durumdur. Bununla birlikte boyun kısmında kas sertliği nedeniyle tutulma yaşanması da durumu farklı bir yöne doğru taşıdığına dair düşünce yaratmaktadır.

Eğri boyun hastalığı yaşadığını düşündüğünüz bir bebeğe sahipseniz mutlaka hekim muayenelerini düzenli yaptırmanız gerektiğini ve egzersiz yaptırmanızın önemli bir katkı sağlayacağını bilmeniz gerekmektedir. Çünkü bu hastalığın en önemli tedavi şekli fizik tedavi, egzersiz olarak bilinmektedir. Bununla birlikte duş sonrasında yağ ile yapılan masajlar boyun kısmında oluşan kas sertliğini veya oluşan şişliği de oldukça önemli boyutta yumuşatacaktır.

Çölyak Hastalığı, Çocuklarda Üst Solunum Yolu Hastalıkları, Çocuklarda Ürtiker (Kurdeşen), Çocuklarda Sinüzit, Çocuklarda Rektal Kanama

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Related Posts