Omurga kırıkları günlük yaşamda meydana gelebilecek çarpma veya düşmeler sonucunda ortaya çıkması mümkün olan bir durumdur.
İçindekiler
Ortaya çıkması durumunda ise hızlı bir şekilde hastanelere başvurulması gerekmektedir. Çünkü erken tanı ve teşhis edilmemesi durumunda tedavi daha uzun süreler gerçekleşmekte ve büyük sorunların ortaya çıkmasına neden olabilmektedir.
Omurga Kırıkları Genel Tanıtım
Omurga kırıkları düşmeler veya gerçekleşebilecek travmalar sonucunda meydana gelebilmektedir. Bu durum genellikle ameliyat gerektirecek kadar büyük olmasa da mutlaka hekim tarafından uygun bir şekilde müdahale edilmesi ve tedavinin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Çünkü kırıklar istenilen şekilde tedavi edilmemesi durumunda uzun süreli olarak gerçekleşecek sorunlar ile karşı karşıya kalmaya neden olabilmektedir.
Kemik erimesi problemi olan kişilerde ufakta olsa çarpmalar sonucunda bu gibi kırıklar ile karşı karşıya kalmak mümkün olmaktadır. Bu yüzden de kemik erimesi bulunan kişilerin mutlaka çarpmalara veya düşmelere karşı daha hassas ve özenli olması gerekmektedir.
Omurga kırıkları yaşamsal birçok sinirin bulunduğu bir ortamda gerçekleşmesinden dolayı oldukça riskli bir durum olmaktadır. Bundan dolayı da mutlaka kontrol ettirilmesi gerekmektedir. %70 oranında omurgalarda oluşan kırıklar bel omurunda gerçekleşmektedir. %5 ila %10’luk kısımda ise boyun omurunda ortaya çıkmaktadır. Diğer geri kalanı ise omurun çeşitli yerlerinde meydana gelmektedir.
Omurilik kişinin dik bir şekilde kalmasına yardımcı olmasından dolayı doğru tedavi edilmemesi veya gereken özenin gösterilmemesi durumunda felç gibi durumlar ile karşı karşıya kalınmasına neden olabilmektedir. Ancak erken tanı yapılması durumunda birçok hasta tam ya da tama yakın olacak şekilde olumlu bir iyileşme süreci göstermektedir.
Omurga Kırıkları Nedenleri
Omurga kırıkları ortaya çıkmasında birçok farklı neden olmaktadır. Bu nedenler çarpma veya ekstra kuvvet uygulanması sonucunda kemik yükü taşıyamamasından dolayı meydana gelebilmektedir. Bu durumda da ezilerek kırılmaların meydana gelmesini sağlamaktadır.
Bu durum genellikle yüksek enerjili travmalar sonucunda daha sık rastlanmaktadır. Yüksek enerjili travmalar ise trafik kazası veya yüksekten düşme gibi durumlar olmaktadır. Tabi ki de olağan olarak gerçekleştirilen birçok aktivite sonucunda da meydana gelmesi mümkün olmaktadır. Özellikle de ileri yaşlarda daha sık meydana gelmektedir.
Omurga kırıklarının ortaya çıkmasında ki bazı nedenler ise şunlardır:
- Omurga içerisinde tümörün bulunması,
- Düşme, spor veya diğer aktivitelerin gerçekleşmesi durumunda oluşabilecek olan kazalar,
- Osteoporoz yani kemik erimesinin bulunması durumunda.
Omurga kırıkları genel olarak %80 ila %90 arasında 18-50 yaş arasında bulunan kişilerde meydana gelmektedir. Hastalar arasında ise erkekler kadınlara oranda 4 kat daha fazla omurga kırığıyla karşı karşıya kalma riskine sahip olmaktadır.
Omurga Kırıkları Belirtileri
Omurga kırıkları genellikle erken dönemde belirti göstermemektedir. Ancak yaralanmaların şiddetine bağlı olarak da bu değişebilmektedir. Rahatsızlığı bulunan birçok kişide ortaya çıkan bulgular boyun, sırt, bel veya kaslarda spazm geçirme hissi olarak ortaya çıkmaktadır. Bunun yanı sıra dışkı kaçırma, kol ve bacaklarda hissizlik, uyuşukluk ve idrar kaçırma gibi belirtiler de göstermektedir.
Genellikle ilk göstermiş olduğu belirti ağrı olmaktadır. Ağrı sonrasında ise hekimlere başvurulması durumunda genellikle tanı hızlı bir şekilde koyulmakta ve aksi iddia edilmediği sürece bu tanı doğru olarak kabul edilmektedir.
Omurga kırıkları genellikle geçirilmiş olduğu yaralanmanın ciddiyetine göre birçok farklı şekillerde belirti göstermektedir.
Bu belirtiler ise şunlardan oluşmaktadır:
- Sırt ve boyun bölgelerinde şiddetli ağrı,
- Bacaklarda uyuşma, karıncalanma ve kaslarda spazm geçirme,
- Halsizliğin artması,
- Bağırsaklarda veya mesanede problem yaşamak ve buna bağlı olarak kişinin idrar veya dışkı kaçırma yaşaması,
- Felçlerin meydana gelmesi,
- Kol veya bacak gibi bölgelerde hareket kayıplarının ortaya çıkması.
Bu gibi belirtilerin ortaya çıkması durumunda mutlaka hekimlere başvurulması gerekmektedir. Sonucunda ise yapılacak olan tetkik ve değerlendirmeler ise tedavi planı geliştirilmesi gerekmektedir. Böylelikle de omurilik gibi hayati fonksiyonları etkileyen bölgeler de dönülmeyecek sonuçlar ortaya çıkmadan engellenebilmektedir.
Omurga Kırıkları Tanı Yöntemleri
Omurga kırıkları genellikle şiddetine bağlı olarak hastanın tanısı da değişmektedir. Hastanın yürüyebilecek şekilde hekime başvurması durumunda genellikle yapılacak birkaç test ile tanı koymak mümkün olmaktadır. Ancak trafik kazası veya yüksekten düşme gibi yüksek enerjili durumlar ile karşılaşılması durumunda kişilerin yatması ve herhangi bir şekilde hareket etmeden ambulans ile hastaneye götürülmesi gerekmektedir.
Hekime başvurulmasının ardından genellikle yaralanma şüphesi ile gelmesi durumunda direkt radyografi ilk yapılacak olan tetkik olmaktadır. Genel olarak hem olumlu hem de hızlı bir şekilde sonuçlanmaktadır. Diğer bir kullanılan yöntem ise bilgisayarlı tomografi olmaktadır. Bazı hastanelerde bu şikayet ile gelen her hastada rutin olarak uygulanmaktadır. Fakat kırıkların direkt radyografiye göre daha iyi gösterdiği bir yöntem olmaktadır.
Omurga kırıkları tanısı esnasında kullanılan en iyi yöntemler arasında bulunan Manyetik Rezonans Görüntüleme yani MR ise omurilik ve yumuşak dokuları en iyi şekilde görüntülenmesine yardımcı olmaktadır. Genellikle her hastada uygulanan bir yöntem olmamaktadır. Kırık tespit edildikten sonra kırığın ne kadar olduğunu ve yumuşak dokulara ne kadar zarar verdiğini tespit etmek için kullanılmaktadır.
Omurgada oluşabilecek 2 çeşit kırık bulunmaktadır. Bunlardan ilki çökme kırığı olmaktadır. En çok rastlanılan tür olmaktadır. İkinci kırık şekli ise patlama kırığı olmaktadır. Bu da çökme kırığına oranla daha az meydana gelmektedir.
Patlama kırığında genellikle felç sık bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Ancak her durumda da ortaya çıkmamaktadır. Çökme kırıkları ise genellikle daha şiddetli ama az oranda felç durumunun ortaya çıkmasını sağlamaktadır.
Omurga Kırıkları Tedavi Yöntemleri
Omurga kırıkları için uzman hekimler tarafından tanı koyulmasından sonra omurganın yük taşıma işlevini ne kadar yapacağı hakkında tespiti yapılmaktadır. Nörolojik bir yaralanmanın meydana gelip gelmediği de araştırmalar arasında yer almaktadır. Genellikle ağrı tedavisi uygulanmaktadır.
Kişinin hastalık durumuna göre yatak istirahati veya korseler kullanılarak tedavi şekli gerçekleştirilmektedir. Ancak kırık sonucunda omurganın bütünlüğünün bozulması ve yük taşıma işlevini istenilen şekilde gerçekleştiremez hale gelmesi durumunda ise cerrahi müdahaleler ise belli bir oranda iyileşme için operasyonlar gerçekleştirilmektedir.
Omurga kırıkları için yapılacak olan müdahaleler cerrahi olmaması durumunda kullanılacak diğer yöntemler bulunmaktadır. Bu yöntemler ise şunlardır:
Korse veya alçı: Bu tedavi genellikle çökme kırığı bulunan kişilerde uygulanmaktadır. Yumuşak bağ dokusunda yaralanma olmayan kişilerde ise korse tercih edilmektedir. Kullanım süresi ise 3 ay olmaktadır ancak kişiden kişiye göre de bu süreç değişkenlik gösterebilmektedir.
Enstrümentaasyon ve Füzyon: Bu tedavi şeklinde kırık omurga metal araçların yardımı ile birlikte tespiti ve dondurulması için kullanılan bir yöntem olmaktadır. Genellikle füzyonun ayarlanması aylar süren bir işlem olmaktadır.
Vertebroplasti & Kifoplasti: Bu yöntem çökme kırıkları bulunan kişilerde veya tümörlere bağlı oluşan kırıklarda uygulanan minimal invazif yani küçük kesiler ile yapılan müdahaleler olmaktadır. Yapılacak olan bu tedavi ile birlikte kişiye büyük karalar açmadan kapalı bir şekilde kırık düzeltilerek sağlamlaştırmak için kafes-çimento konması sonucunda tedavi yapılmaktadır. Böylelikle de açık ameliyat olmadan daha hızlı bir şekilde iyileşme göstermek mümkün hale gelmektedir.
Her hastalıkta ki gibi omurga kırıklarında da erken tanı ve tedavi büyük önem göstermektedir. Bu yüzden de belirtilerin olması durumunda mutlaka hastanelere başvurulması ve hekimlerin söylemiş olduğu doğrultuda tedavilerin gerçekleştirilmesi istenmeyen kötü yollara girilmesini engellemektedir.
Deformite Cerrahisi, Çocuk El ve Üst Ekstremite Cerrahisi, Boyun Düzleşmesi, Ankilozan Spondilit